Connect with us

MEDYA

Akif Beki Hürriyet’te

Published

on

Bir dönem Başbakan Sözcülüğü görevi yapan Akif Beki, Radikal'den Hürriyet'e transfer edildi.

Hürriyet'in Genel Yayın Yönetmenliği için de adı geçen Beki'nin bu transferi gazetede taşları yerinden oynatacak.  Akif Beki Hürriyet'te 4 gün yazı yazacak. Ama asıl önemlisi Hürriyet sayfalarındaki yeri olacak…
 
Akif Beki'ye Hürriyet'te açılan köşe eski başyazar Oktay Ekşi'ye ait. Bu durumda Akif Beki, Ertuğrul Özkök'ün de yeni komşusu olmuş oldu. Beki'ye 'başyazarlık' titri verilmeyecek olsa da Ekşi'nin eski sayfasında yer alacak olması başlıbaşına bir mesaj taşıyor.
 
Hatırlanacağı gibi Oktay Ekşi, 2010 yılında kaleme aldığı HES'lerle ilgili yazıda kantarın topuzunu kaçırmış ve AK Parti için “Analarını da satarlar” diye yazmıştı. Ekşi bu yazının ardından Hürriyet'ten istifa etmek zorunda kalmıştı.
 
İkinci Ahmet Hakan benzetmesi

Başbakan'ın basın danışmanlığını yaptıktan sonra gazeteciliğe geri dönen Beki, uzun süredir Radikal Gazetesi'nde köşe yazarlığı yapıyordu. Akif Beki ayrıca, bir süredir de televizyonlarda boy göstererek Aslı Aydıntaşbaş'la gündemi yorumluyor. Beki'nin Radikal'den Hürriyet'e transferi medya kulislerinde ikinci Ahmet Hakan transferi olarak nitelendirildi.

Akif Beki, Radikal gazetesindeki bugünkü yazısında okuyucularına veda ederken, gazete yönetimine de dokundurmadan edemedi. İşte Beki'nin veda yazısı:

Radikal'e son vedam

Her güzel şey gibi Radikal maceramızın da bir sonu varmış. Müşterek mesaimiz, hayfa ki burada nihayete eriyor.

Biliyorum, “Yine mi” diyeceksiniz. Daha önce de bir kere veda etmişliğim var. Geri gelmiştim.
Ama bu sefer kesin; temelli gidiyorum, bir daha dönmemecesine.
Sonumuz benzemesin, Tevfik Fikret’in ziya kucaklayıp getirsin diye uzaklara yolladığı Haluk’a son vedası gibi biraz.
5 yıla yakın bir zamandır Radikal’de yazıyorum. Satış raporlarına bakmayın; boyu bosu, cüssesiyle ölçülmez Radikal’in. Yerin üstündeki kadar altında da vardır. Gölgesi, tiraj rakamlarından daha ağır.
Evet, burada yazmanın ayrıcalığını sonuna kadar yaşadım.
Lakin, tebdil-i mekânda ferahlık var. Mahalle değiştirecek kadar uzağa değilse bile başka bir mecraya geçiyorum.
Artık gidiyorum fakat meraklanmayın, giderken Bay Deki’yi de yanıma alıp götürüyorum.
Rahatınız kaçmayacak daha fazla. Bay Deki’den yana müsterih olabilirsiniz, kafa konforunuzu bundan böyle bozamayacak.
Siz de geçmiş huzursuzlanmalardan mütevellit varsa hakkınız helal ediniz, mesele kapansın burada.
Değil mi ki, Bay Deki namındaki ‘klişe borazanı’ndan, farklı modellerde de olsa herkesin içinde en az bir adet mevcuttur. Nuh der, peygamber demez. Öyle ‘dediğim dedik’ bir fikr-i sabit makinesidir…
Öyleyse kabul edelim gerçeği: Bir Bay Deki’nin en sevmediği şey, bir başka Bay Deki’yle aynı ortamda bulunmaktır.
Benimki taşınma münasebetiyle bu sahadan çekiliyor ya, tek kale oynamayı sevenlere gün doğdu, bayram etseler yeri.
Eksik olmasınlar, kendilerinden bir şikâyetim de yoktur.
Hiç kimseyi ayırmadan, ilginize alakanıza cümleten teşekkür ederim. Beni bir gün olsun yalnız bırakmadınız, sesime ses verdiniz.
Bir yazı, yazarın elinden çıkmakla tamamlanmış olmaz. Ancak okurun zihninde tamama erer.
Yazdıklarımı siz tamamladınız, yoksa natamam kalacaktı.
Benimle teşrik-i mesaiye girdiğiniz için bilhassa müteşekkirim.
Ne yazdımsa birlikte yazdık. Hakkınızı inkâr edemem, harikaydınız.
Her güzel şey gibi Radikal maceramızın da bir sonu varmış. Müşterek mesaimiz, hayfa ki burada nihayete eriyor.
Tek tesellim, yeni mesai arkadaşlarımın sizleri aratmaması ihtimalidir. Buna kuvvetle inanmak ihtiyacındayım.
Fakat yerinizin doldurulması pek kolay mümkün olmaz, onu da bilirim.
Nereye gidersem gideyim müstesna hatıranız unutulmayacak, hoşça kalınız!”

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir