SİYASET
Herkes gidiyor Kılıçdaroğlu kalıyor!
24 Haziran seçim yenilgisinden sonra CHP’de başlayın lider değişimi ve olağanüstü kurultay taleplerinde parti içi muhalefet, tüzük gereği gerekli imza sayısına ulaşamasa da görünen o ki, Genel Merkez Yönetimi de seçim yenilgisinin faturasının ödenmesi konusunda çok da duyarsız kalınamayacağı kanaatinde..! Bugünkü kritik MYK toplantısının ardından basın açıklaması yapan Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, toplantıda alınan bir karar olup olmadığı kısmını muğlak bırakarak, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeni bir MYK oluşturabileceğni söyledi. Fakat bunu öyle bir ifade ile dile getirdi ki, açıklamadan MYK üyelerinin Kılıçdaroğlu’na istifa dilekçelerini verip vermedikleri, ya da Kılıçdaroğlu’nun istifalarını istediklerine ilişkin bir anlam çıkarmak mümkün olmadı. Ama açıklamadaki proje hayata geçerse, 24 Haziran’ın faturası MYK üyelerine kesilmiş olacak. Fakat bu durumda Kılıçdaroğlu CHP’deki “Tek Adam” ünvanını pekiştirerek yine eleştirilerin muhatabı olmaya devam edecek…
MYK sonrası Sözcü Bülent Tezcan’ın yaptığı açıklama şöyle:
Olağanüstü kurultay süreci vardı. Pazartesi o süreç sonuçlandı. Bütün MYK üyelerimiz sayın Kılıçdaroğlu’na kendilerine gösterdiği güven nedeniyle teşekkür etti. Sayın Genel Başkan’ın her zaman yeni bir MYK ile devam etme yetkisi seçimde kendine verilmiş bir yetkidir. Umuyorum ve tahmin ediyorum, CHP’nin yeni dönemini ve siyasetini belirlemek. Partiyi yerel seçimlere hazırlamak üzere yol haritasını belirlemek üzere yeni bir çalışma ekibi oluşturacaktır. Biz yine CHP kadroları olarak aynı şekilde genel başkanımızı desteklemeye devam edeceğiz.
Hiçbir zaman 630 imza teslim edilmedi. Genel Merkez’imize teslim edilen imza sayısı 618’di. 4 tanesi düşüldü, 614. 4’ü de iki ayrı imza verilmişti. 610 imza kaldı. 5 tanesi üyelikten daha önce istifa etmiş 5 kişi. Dolayısıyla kurultay delegeliği kalmamış. 605 imzanın incelemesini yaptı arkadaşlarımız. 5 tanesinde gündem bütünlüğü yok. 31 delege de imzasını geri çekmiş. 569 imza ile kurultayı toplamak mümkün değildir.
Kurultay tartışmalarını gündemde tutmanın partinin çalışmalarına zarar vermekten başka bir yanı yoktur. Bu tartışmanın bitmesi gerekir.
Tüzük kurultayı meselesi çok ilginçtir. Partiyi kurultay tartışması ekseninde tutmanın gelecek siyaseti açısından faydası olacağını düşünmüyorum. Tüzük kurultayı toplamak isteyenlerin yine tüzükte şartları vardır. Takım elbise istiyordum alamadım, şimdi gömlek istiyorum demek gibi olur.
CHP, muhalefet gücü ve kapasitesi bakımından kendisini kanıtlamış bir partidir. Demokrasi içersinde sistemin imkan verdiği bütün muhalefet biçimlerini uyguluyoruz. Parlamentonun içinde ve dışında. Bunlarının etkili olmasının yolu sandıktan geçiyor. Önümüzdeki hedef o sonucu alacak değerlendirmeleri yapmaktır.
