Connect with us

MAGAZİN

Can Yaman: Ben milyoner çocuğu değilim

Son olarak Erkenci Kuş dizisinde izleyiciyle buluşan oyuncu Can Yaman, yurtdışı ziyaretlerinde havalimanlarında kendisini karşılayan binlerce hayranının parayla tuttuğu iddialarına yanıt verdi. Yaman, “Her birine en az 100 euro versem, 200 bin euro eder. Bunu günlerce yaptığımı düşün. 3 milyon euro yapar. Ben milyoner oğlu muyum?” dedi.

Published

on

Yunanistan, İtalya ve İspanya’da havaalanında izdihama neden olduğu görüntülerle sosyal medyada sıkça konuşulan oyuncu Can Yaman, Hürriyet gazetesinden Cengiz Semercioğlu’na konuştu.

Yaman’ın açıklamalarının bir kısmı şöyle:

– (‘İtiraf et bu hayranları tutmak için kaç para harcadın?’ sorusuna) (Gülüyor) Abi sen çok zeki bir adamsın, neyin ne olduğunu zaten biliyorsundur. Bir matematik hesabı yapsak, orada en az 2 bin kişi var. Her birine en az 100 euro versem, 200 bin euro eder. Bunu günlerce yaptığımı düşün. 3 milyon euro yapar. Ben milyoner oğlu muyum? Sadece bölüm başı para alan bir oyuncuyum. Aldığım para ile bu finansmanı nasıl yapayım? O kadar param olsa zaten kanal satın alırım. (Gülüyor) Bir de benim böyle bir şeyden nasıl bir menfaatim olabilir? Bunun bana para olarak geri dönüşümü ne?

Bir de şu atlanıyor: O fanlar figüran olsa, benim haricimde kimse o görüntüleri paylaşmaz. Ama orada olan binlerce insan sosyal medyasında bu videoyu paylaşıyor. O hesapları hashtag’ten bulup gerçek olduğunu anlayabilirsiniz. Bu sıkıntı neden oldu mu biliyor musun abi? Çünkü Türkiye’de basın danışmanı olmayan tek oyuncuyum. Sosyal medyamı yöneten biri yok. Amatörce kendim paylaşımlar yapıyorum.
– (‘Yurtdışına dizisi satılan tek sen değilsin. En yakışıklı da sen değilsin… Peki neden Avrupa’da bu kadar ilgi gördün?’ sorusuna) Bu biraz Allah’ın lütfu. Şu yüzden dersem zaten bu benim megaloman olurum. Ben “En iyi oyuncuyum” ya da “En yakışıklıyım” demiyorum. “Bunları ben hak ediyorum” diye de bir iddiam yok ama ortada böyle bir gerçek var. Fanlara sormak lazım, “Niye seviyorsunuz” diye.

– Onlara sorduğunda beni o kadar çok övüyorlar ki, “Bize göre en yakışıklı sensin” diyorlar. Onlar diyor bunu, ben demiyorum. Türkiye’de romantik komedi küçümseniyor… Ama orada çok iş yapıyor. Ayrıca romantik komedide oynamak çok zordur. Erkenci Kuş’taki sahnelerin yüzde 60-70’i doğaçlamaydı. Bizim dizi biraz da o yüzden sevildi.

– Başrol çiftinin libidosunun yüksek olması lazım. Ben hep şunu söylüyorum, oyuncular ikiye ayrılıyor; Libidosu olanlar, libidosu olmayanlar… Cast da buna göre yapılmalı. Son yıllarda işi tutmayan jönlere bak; Hepsinin libidosu olmayan partnerleri vardı. Seyirciye “Bunlar gerçekten sevişiyor mu sevişmiyor mu” diye sordurtamazsan o iş tutmaz. (Rol arkadaşı) Demet’le (Özdemir) bizim çekimimiz tavandı, maksimum olduk.

– İtalya ve İspanya’dan çok sayıda film teklifi geldi. Ferzan abi (Özpetek) ile de sürekli iletişim halindeyiz. Roma’da programımız uymadı, yoksa görüşecektik. Ferzan abi, 3-4 senede bir film çekiyor. Şu an son filmi yeni vizyona girecek. İnşallah 2-3 sene sonra birlikte film çekeriz. Bir de İtalya ve İspanya’dan “Survivor”ı sunmam teklif edildi. İstersem şu an kabul edip, orada yaşayıp Survivor’ı sunabilirim. Ama ben sunuculuk yapmak istemiyorum kabul etmedim…

– Bana “Neden Türkiye’de duruyorsun” diye soruyor. Ama Hollywood’dan sonra Türkiye dizi sektöründe dünyada ikinci. Cannes’a gidiyorsun sadece Türk dizileri var. İtalya’da televizyondaki dizilere baktım, gerçekten İtalyan dizisi yok. Biz farkında değiliz ama olay burada, Türkiye üzerinden dönüyor. Neden Avrupa’ya gideyim? Bizim o kadar gerimizdekiler ki…

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir