Connect with us

Güncel

Hatemi: Muta kasetlerini bekliyorum

Published

on

Hukukçu Kezban Hatemi, A Haber'de bir süredir gündeme ısıtılan “mute nikahı” ile ilgili iddialı açıklamalarda bulundu ve Başbakan Erdoğan'ın Pensilvanya tarafından tuzağa düşürülmeye çalışıldığını söyledi. Hatemi, Ankara kulislerinde fısıltı gazetesinin bir süredir gündemde tutmaya çalıştığı “seks kasetleri” söylentilerine gönderme yaparak “Muta nikahı kasetlerini beklediklerini” söyledi. Hatemi, isim vermedi ama mute kasetlerinin hedefinde Erdoğan olduğunu ima etti.

KEZBAN HATEMİ'NİN AÇIKLAMALIR İÇİN TIKLAYIN

A Haber'de Sevilay Yükselir'in sunduğu “%100 Siyaset” programına katılan hukukçu Kezban Hatemi, 17 Aralık Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu sonrası ortaya çıkan “istihbarat savaşı”nın ardında çirkin oyunlar oynandığını ileri sürdü.

“BU ADAM RÖNTGENCİ Mİ TEŞHİRCİ Mİ?”

Kasetler ve şantajlar konusu konuşulurken, sözü Fethullah Gülen'in daha önce dile getirdiği “alüfte” konusuna getiren Kezban Hatemi, şunları söyledi:

“sen kimsin, hoca mısın, hacı mısın, nesin? Sen bu alüfteleri nereden tanıyorsun? Bu alüfteler nereden geldi? Şantaj yapıyor bu adam, kime yapıyor? Bu bir şantaj değil mi? Bu adam gözetleme kulesi mi? Röntgenci mi? Teşhirci mi? Kim bu? Acaba bunlar muta nikahıyla gönderilen alüfteler mi? Bu mut'a nikahının kongresi nedir? Televizyonda bunun yayınlanmasının nedeni nedir? Bu hostesleri kimler nereye koydu? Bütün bunları açıklasın. Açıklamazsa başka şeyler açıklanacak.”

“MUTA NİKAHI KASETLERİNİ BEKLİYORUM”

Hatemi, Başbakan'a çok çirkin bir tuzak kurulmaya çalışıldığını söylerken, “Muta nikahı kasetlerini bekliyorum” dedi.

Hatemi şöyle konuştu:

“Ben şimdi muta nikahlı kasetleri bekliyorum. Bunlar gelsin. Bu kasetler kim tarafından, ne şekilde yapıldı? Bunları açıklasınlar. Bakın Sayın Başbakan çok uzun süredir yanında pırıl pırıl evladını, kızını taşıyor. Dikkatinizi çekerim. Birçok şeyi açıklamıyor. Ama sırası gelince bunların hepsi gün ışığına çıkacak. Dolayısıyla ne varsa ellerinde bekliyoruz. Çıksın. Sonrası Allah kerim. Görelim neyler, neylerse güzel eyler. Bu kadar müptezellik olmaz.

FETHULLAH HOCA'YA GÖZDAĞI

Bana çuvaldızı batırmadan önce kendi gözündeki merteğe dikkat et diye bir laf vardır. Merteğine dikkat et Pensilvanya! Bun buradan seni açık açık uyarıyorum. Kendi gözündeki merteğe dikkat et.”

MUTA NİKAHI NEDİR?

İran'da geçerliliği olan “Muta Nikahı” anlık ya da bir kaç saatlik cinsel birlikteliği caiz kılmak için fuhuşu örtbas etmek amacıyla kullanılan bir kılıftan ibaret. Ancak son dönemlerde İslam'da yeri olmamasına rağmen Türkiye'de de bazı dindar kimselerin muta nikahına başvurduğu ileri sürülüyor.

İLK İŞARET FİŞEĞİ GÜLTEKİN AVCI'DAN GELDİ

Türkiye şu günlerde olası seks kasetlerinin piyasaya çıkmasını konuşurken istihbarat birimlerinin çok sık başvurduğu seks tuzağı, Ortadoğu ülkelerinde de muta nikahı ile meşrulaştırılıyor. İran ve Suriye istihbaratının, kendi ülkelerine gelen devlet adamları, kilit isimler, işadamları ve bürokratlara da muta nikahlı seks tuzakları kurduğu bilinegelen vakalardan.

MUTA NİKAHI ARŞİVİNDE KİMLER VAR?

İşte o istihbarat birimlerinin muta nikahlı arşivleri olduğunu ilk kez gündeme getiren de eski savcı Gültekin Avcı oldu.

Gültekin Avcı 10 Ekim 2013 tarihli Bugün Gazetesi'ndeki köşesinde  “Muta arşivlerinde kimler var?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Daha 17 Aralık Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu gündemde yokken, henüz dershaneler çatışması tırmanmamışken ve AKP-Cemaat kardeşliği sürerken Gültekin Avcı Türkiye'den de İran ve Suriye'ye giden bazı Devlet adamlarının, işadamlarının, kilit isimlerin, bürokratların “Muta arşivine” girmiş olabileceğini yazmıştı. Gültekin Avcı, o yazısında “arşivdeki görüntülerin zaman ve zemine göre azami istifade ile kullanılacağını” da vurguluyor.

İşte Gültekin Avcı'nın o yazısından ilgili kısa bir bölüm:

“…

Peki, VEVAK/Pasdaran mut'a arşivlerinde saklanan görüntülerde kimler var?
 
Kendi ülkesinde Acem oltasına takılan ve kayıtları Pasdaran'a intikal eden, angaje olan bürokrat ve siyasiler dışında…
 
İran ve Suriye gezilerinde mut'a macerasına girenlere bakalım:
 
-Mut'adan istifade eden bazı devlet adamları.
 
-Siyasiler ve kritik nokta bürokratları.

-İş dünyasının önemli simaları.
 
Zaman ve zemine göre azami istifadeyle kullanılacağı an geldiğinde arşivden çıkar ve misyonunu ifa eder.
 
Mevcut arşivler Şii jeopolitiğinde yer alan tüm aktörler lehine ve karşıtlar aleyhine kullanılmaktadır.

 
Suriye Muhaberatı da İran tarafından eğitiliyor.
 
Mut'a operasyonlarıyla İran'ı ve Suriye'yi ziyaret eden Ortadoğulu devlet adamları, siyasiler, istihbaratçılar ve bürokratlar tuzağa düştüyse önlerinde iki yol kalır.
 
Ya Şii jeopolitiğine ve talimatlarına ram olmak veya görüntülerin servisiyle prestijinin/istikbalinin yerle bir olmasını kabul etmek.
 
Mut'a eksenli bal tuzağı, en vurucu ve yıkıcı etkisini İslam ülkelerinde doğurur.

Zira bir İslam toplumunun önde gelenlerinin mut'a maceralarının servis edilmesi, zina açısından o kişinin manen idamıdır.
 
Türkiye de mut'a entrikasının azami sonuç doğurduğu bir toplum yapısına sahiptir.

Adam gibi kontrespiyonaj yapmazsanız…
 
Başka istihbarat hamlelerine gerek bile kalmadan sadece Acem bal tuzağıyla, merkezi istihbaratınızdan devlet kademelerine kadar yüzlerce stratejik noktada, Acemler'e prangalı köstebekler peyda olur.
 
Ve ne olur biliyor musunuz?
 
Darbecilerden daha da vahşi bir şekilde bu ülkenin gövdesini kemirirler ve ülkenizi Acem şeytanlarına teslim ederler.
 
İsrail askeri istihbaratı SHABACK, Hamas ve El Fetih yöneticilerinin seks kasetlerini bile servis etmişti.
 
Dil öğrenmek ve eğitim gibi mazeretlerle İran ziyaretinde bulunan ve istikbal vadeden kişiler tespit edilip mut'a tezgâhına alınır. Ve arşive kaldırılmak üzere kayda geçilir.
 
İşadamları ve varlıklı kişilerin mut'a turları da kayıttadır.

 
Bugün İran'ın hararetle müdafiliğini yapanların geçmişlerine bakıldığında belirli sürelerle İran'da bulunmuş olması dikkat çekicidir.
 
Haber kaynağıma göre mut'ayla Acem tarafına çekilen Türk kamu görevlileri olduğu gibi, en kritik noktalara sızan ve sonradan angaje edilen VEVAK unsurları da var.
 
Türkiye'deki İran yanlısı STK, yayın, yazar, siyasi, dernek ve vakıfların çokluğu İran istihbaratına etkili manevra sahaları açıyor.
 
Merkezi istihbaratımıza ve bürokrasiye sızan/angaje edilen/uyandırılan Acem köstebekleri var ki o konuya henüz hiç temas etmedik.

GÜNDEME SON TAŞIYAN ABDULKADİR SELVİ

Gültekin Avcı'nın 2013'deki adeta bugünleri görerek kaleme aldığı yazısını hatırladı mı hatırlamadı mı bilinmez Yeni Şafak Gazetesi'nin Ankara Temsilcisi Abdulkadir Selvi de geçtiğimiz hafta “Paralel Yapı'nın yeni operasyonunun kod adının mute nikahı olacağını” yazdı.

Selvi, yeni operasyonun Muta Nikahı oraklı olacağını ise, cemaatin yayın organları Zaman ve Bugün gazetelerindeki son 10 gündür muta nikahı ile ilgili dini içerikli yazılardan yola çıkarak tahmin etmiş. Selvi'ye göre, cemaat medyası kamuoyunu önce “muta nikahı” ile igili bilgilendirecek, sonra da montajcılar seks kasetlerini piyasaya sürecek tezini savunmuştu.

Bu yazıdan sonra da kulislerde paralel yapı denilen cemaatin her an iktidar kanadının önemli bir ismi ya da bürokratı ile ilgili seks kasetinin yayınlanacağı söylentisi çıktı.

İşte Kezban Hatemi'nin bahsini ettiği mute nikahlı kasetler bu söylenti ile gündeme gelmişti.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir