Güncel
İşte MHP’nin hassasiyetleri!
Başkanlık tartışması sürerken Cumhurbaşkanı’nın siyasi ve cezai sorumluluğu MHP’nin en hassas noktalarından biri olmaya devam ediyor. MHP’in Yüce Divan konusunda AK Parti’ye önerisi Yüce Divan’a sevk için Meclis salt çoğunluğu ile nitelikli çoğunluğu arasında bir oyun yeterli olması.
Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi arasında başkanlık sistemine ilişkin anayasa değişikliği konusunda görüşmeler sürüyor. Liderler arasında yapılan görüşmeler sonrasında AK Parti 12 maddelik teklifini 14 Kasım Pazartesi günü MHP’ye iletti.
Cumhurbaşkanı’nın cezai sorumluluğu
Başkanlık sistemi tartışmasının başladığı ilk günden bu yana bilinen MHP’nin Cumhurbaşkanı’nın yetki ve sorumluluklarının nasıl düzenleneceği konusunda çok hassas olduğu. Al Jazeera’ye bilgi veren MHP kaynakları ellerindeki 12 madde içinde yer alan bu başlıkta MHP’nin hassasiyetini ve o hassasiyetle şekillenen öneriyi şöyle anlattı.
“Mevcutta iki başlı bir yürütme var. Bunlardan birisi Cumhurbaşkanı, birisi ise Bakanlar Kurulu ve Başbakan. Cumhurbaşkanı bugün sadece vatana ihanet suçlamasıyla ve dörtte üç çoğunluğun oyuyla yüce divana gidiyor. Sorumluluk alanı çok dar. Oysa bir de siyasi olarak meclise karşı sorumlu olan ama cezai sorumluluk açısından da sadece 55 milletvekilinin vereceği önerge ve 276 vekilin evet oyuyla Yüce Divan’a gidebilen Bakanlar Kurulu söz konusu. Bakanlar Kurulu’nun kendi içinde de ayrım var. Bakan Yüce Divan’a gittiği zaman bakanlığı düşüyor, Başbakan giderse Hükümet. Başbakan ve Bakanlar Kurulu kaldırılıp onun yetkileri Cumhurbaşkanı’nda toplanırsa iki ayrı sorumluluğun aynı noktada birleşmesi lâzım.”
Soruşturma için 55 vekil sayısı yükselecek
Peki siyasi sorumluğu artık anayasal olarak aratacak olan Cumhurbaşkanı’nın hesap vermesi nasıl düzenlenecek? Bir anlamda sistem yeni baştan yazılacak. Al Jazeera’nin edindiği bilgilere göre MHP Cumhurbaşkanı hakkında herhangi bir bakan gibi vekil sayısının 10’da biri olan 55 vekilin oyuyla soruşturma açılmasını doğru bulmuyor. Ancak mevcut anayasada Cumhurbaşkanı için yer alan Genel Kurul’da yapılacak Yüce Divan oylamasında gereken oy sayısı olan dörtte üç oranı da çok yüksek.
“Vatana ihanet suçlaması önemli, aynı şekilde kalmalı. Ama vatana ihanet dışında görevleri ile ilgili suçlarından dolayı yetkileri üzerinde toplamış Cumhurbaşkanı için belli suçlarla ilgili dikkatle bir düzenleme yapılması gerekiyor. Bu önemli bir başlık. Ayrıca bu sürecin başlatılması için Meclis’te alınması gereken 550 milletvekilinin onda biri yani 55 sayısı da çok düşük bir sayı. Cumhurbaşkanı 55 vekilin oyuyla Yüce Divan’a gidemez. Bu sıradan bir bakanın gitmesi gibi değil. Bir bakan ülkenin birliğini bütünlüğünü temsil etmiyor ama Cumhurbaşkanı ediyor. Arada bir uyum, bir denge sağlanması ülke için önemli.” Cumhurbaşkanı’nın “suçlanması” konusu ise yürürlükteki Anayasa’da, “Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının en az üçte birinin teklifi üzerine, üye tam sayısının dörtte üçünün vereceği karar ile suçlandırılır” ifadesiyle yer buluyor. MHP’ye göre söz edilen bu uyum ve dengenin sağlanması için Yüce Divan’a sevk için gerekli oy sayısı dörtte üçün altına düşürülmeli. MHP kaynakları net bir oran vermiyor ancak kullanılan ifade, “Yüce Divan’a sevk ile nitelikli çoğunluk ya da salt çoğunluk aranabilir ya da daha makul olarak ikisinin arasında bir çoğunluk olabilir.”
Fesih nasıl olacak?
Metinde düzenlenen başlıklardan biri de Meclis ve Cumhurbaşkanı’nın karşılıklı fesih hakkı. Al Jazeera’nin edindiği bilgilere göre bu konu halen seçenekli olarak değerlendiriliyor.
“Cumhurbaşkanı yüzde 50 ile seçildiği için o parlamentoyu fesih edebiliyorsa belli şartlar dahilinde, parlamento da aynı çoğunlukla onu görevden alabilsin . Ya da Cumhurbaşkanı'nın aldığı oy oranı ne ise, meclis de onu görevden almak için aynı oranda oy şartı aransın.”
'Cumhurbaşkanlığı sadece bir kavram'
İki parti arasında görüşmeler başladıktan bu yana özellikle AK Parti kanadından verilen mesajlar “Aslında bu içerik olarak tam başkanlık ama adı Cumhurbaşkanlığı”. Bununla birlikte akıllara gelen bir soru daha var, üzerinde çalışılan sistem dünyanın herhangi bir ülkesindeki bir sistem ile benzerlik taşıyor mu? MHP kaynaklarının yanıtı, “Hayır”. Ancak Cumhurbaşkanlığı ifadesinin bir kavram olarak kullanıldığı da ifade ediliyor. Sistemin adının görüşme süreci ilerledikçe değişme ihtimali var.
“Metin Cumhurbaşkanlığı kavramı üzerine kurulu ama nasıl şekilleneceği daha sonra belirlenecek. Yasama ile yürütmenin ilişkileri, denge ve yetkiler ile sorumluluk arasındaki paralellik sistemine uyum sistemi şekillendirir.”
Seçim barajı düşürülecek mi?
Ankara kulislerinde konuşulan bir başlık ise seçim barajının düşürülmesi. Dile getirilen iddia ise baraj sıkıntısı yaşama ihtimaline karşı MHP’nin buna sıcak baktığı. MHP kaynakları seçim barajının düşürülmesinin Anayasa görüşmelerinin bir konusu olmadığını söylüyor. Zaten seçim barajı Anayasa ile değil yasa ile düzenleniyor. Anayasa’da seçim kanununa yapılan atıf seçim barajının zeminini oluşturuyor. Bu 67’inci maddede yer alan, “Seçim kanunları, temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini bağdaştıracak biçimde düzenlenir” ifadesi.
Al Jazeera'nin edindiği bilgilere göre seçim barajı şu aşamada anayasada bir değişiklik gerektirmediği için konuşulmasa da ileride gündeme gelme ihtimali olan başlıklar arasında yer alıyor.
Teklif gelecek hafta açıklanabilir
Teklifte madde gerekçeleri yer almıyordu. Bu yüzden MHP’nin değerlendirmesi kendi beklentilerinin üzerinde zaman aldı. Hafta boyu teklifi değerlendiren MHP Afyon Milletvekili Mehmet Parsak ve parti hukukçuları değerlendirmelerini ve önerilerini Cumartesi günü Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye sundu. Genel Başkan ile yapılan değerlendirmeden sonra sıra AK Parti ile yeniden görüşmeye geldi ve o görüşme Pazartesi günü MHP’li Parsak ile AK Parti kanadında çalışmayı yürüten Abdülhamit Gül arasında gerçekleşti.
Şimdi sıra AK Parti’nin MHP’nin bu önerilerine yanıt vermesinde. Al Jazeera’nin MHP kaynaklarından edindiği bilgilere göre bu yanıtın AK Parti'ye iletilmesi de çok uzun sürmeyecek. İki parti arasındaki yeni görüşmenin bugün yani Çarşamba akşamı ya da 24 Kasım Perşembe günü gerçekleşmesi bekleniyor. Bundan sonrası için beklenti sürecin daha da hızlanması, hatta üzerinde görüşülen sistemin ayrıntılarının gelecek hafta iki partinin üzerinde anlaşacağı şekilde kamuoyuyla paylaşılması.
Bu aşamada her iki partiden de teklifin içeriğiyle ilgili yapılmış ayrıntılı ve resmi bir açıklama yok. Hatta içerik konusunda AK Parti’de birçok bakanın dahi bilgi sahibi olmadığı, MHP’de de yönetimde bulunan bazı isimlerin ayrıntılı olarak bilgilendirilmediği belirtiliyor. (Al Jazeera)